Millete hizmet için mukaddes bir düşünce ile kutlu bir dava uğruna yola çıkanların bize ihtiyacı yok. Bilinmelidir ki bu yolda sadece güzergahta bizler için oluşturulan bazı testlere tabi tutulup sınanma süreçleriyle değerlendiriliyoruz. Ne kadar doğruyuz? Liderimize, dava arkadaşlarımıza ne kadar sahip çıkıyoruz? Bunlara bakılıyor.
Bu saatten sonra oy sandıklarını değil adam sandıklarımızı konuşacağız. Karnı açlardan çok, kalbi açlara acıyıp, midesi aç olanların karın tokluğuna kalbi aç olanlarda ise vefa yokluğuna bakacağız. Buradan baktığımızda nankörlüğünüz battal boy ama vefanız bir arpa boyu bile değil…
İçimizdeki AKP’liler…
Aslında bu yoldan sapmış olanlar için bin kere de yazsak içimizdeki bu AKP’liler anlamaz!
Peki! Kimdir bu AKP’liler?
Sınanma süreçlerinde ortalıktan yok olup, en küçük sarsıntıda bahanelerin arkasına sığınarak başını kuma gömenler…
Hatta ve hatta versen iki koyun bile güdecek kapasitesi olmayıp, belediye başkanlığı yapıp bölge müdürlüğünden emekli olanlar…
AK Partiliyim diyerek kırgınlık teranesine kapılıp, davasına ihanet ederek, karşı cenahtan miras yedi trans suratlı mahalle soytarılarıyla sözüm ona oluşum içinde olanlar…
Unutmasınlar ki;
Siz yapraklarımızı döktünüz diye biz gövdemizi kestirecek değiliz. Aksine daha gür çıkacak sesimiz.
Kırgınmışlar…
“Allahım helal etmiyorum! Şahsımı değil, milletimi bu hale getirenlere, hakkımı helal etmiyorum! Beni, lif lif yolsalar, cımbız cımbız zerrelerimi koparsalar, çoluğumu gözümün önünde parçalasalar helal ederdim de vatanımı ve milletimi ateşe atan insanlara hakkımı helal etmem!” diyen Abdülhamit Han kadar kırgın olamazsın.
Bilmez misin kırgınlığa feda edilmeyecek şeyler vardır. Devlet, Millet, Vatan ve Din…
Şimdi söyler misin bunların hangisini nefsinden daha üstün tuttun da davanı satacak kadar gaflet ve delalet içinde oldun.
“Oğlumu babasıyla beraber gömün korkar” diyen anne ile kucağına yeni aldığı evladının kulağına adıyla ezanı okuyamadan selası okunan şehidin yiğitliği küskünlüğe feda edenler;
Ellerine önce vicdanına sonra şehitlerin soğuk musalla taşına götürüp vicdan muhasebesi yapsınlar.
Allah’a şükrümüzü arz edeceğiz…
Senin kalbine batan diken bizim elimizi acıtır lakin şu sırtımızdaki hançerlerini, hınç erlerine ayan etme…
Unutma onlar bir gün bitecek ve biz, bizi yeniden başlatacak olan Allah’a şükrümüzü arz edeceğiz. Ama senin gibi boğazına kadar ihanet içinde olan yüreksizler olmayacak aramızda…
“Yüreksizlerin cesaret edebilecekleri tek şey, ihanettir."
YORUMLAR